Rastgele
Ne güzel bir kelime: rast. Kökü Farsça imiş. Yolda bir arkadaşa rast geliriz; işimiz rast gider. Kubbealtı Lugatı’nda tesadüf anlamı haricinde doğru, düz, eğri olmayan, müstakim anlamlarını da gördüm.
Orhan Veli yıllar önce Hoy Lû-Lû diye bir şiir yazmış:
İsterim benim de acaip isimleri
Hiç duyulmamış zenci arkadaşlarım olsun.
Onlarla Madagaskar limanlarından
Çin’e kadar yolculuk yapmak isterim.
İsterim içlerinden bir tanesi
Vapurun güvertesinde yıldızlara karşı
“Hoy Lû-Lû” şarkısını söylesin her gece.
Ve bir gün ansızın bir tanesine
Rastgelmek isterim
Paris’te..
Bu sabah ben de Orhan Veli’nin bu şiirine nazire yapayım dedim:
İsterim ben de acayip markalarım olsun
Hiç duyulmamış yerlerden sipariş alsın.
Onlarla Dubai fuarında boy gösterip
Londra’da yatırımcısı ile tanışayım.
İsterim içlerinden bir tanesini
Benim olduğu bilinmeden
Bana tavsiye edilsin.
Ve bir gün ansızın bir tanesine
Rastgelmek isterim
Roma’da… bir kahve dükkanında.
Kaotik zamanlarda eğlenceden uzak kalmamak dileğiyle…